Alzheimer, henüz tedavisi olmayan ve doğası tam olarak anlaşılamamış nörodejeneratif bir hastalık. Hastalık dünyanın birçok ülkesinde olduğu gibi Küba’da da önemli sağlık sorunları arasında yer alıyor. Halen Küba’da 160 bin kişinin bu hastalığın pençesinde olduğu, fakat 2040 yılına kadar hastaların nüfusa oranının yüzde 2,7’ye ulaşabileceği söyleniyor.
Bugün Alzheimer Küba’da 60 yaş ve üzeri nüfusta ölüm nedenleri arasında yedinci sırayı alıyor. Her yüz kişiden 10,2’si bu hastalığa bağlı olarak yaşamını yitiriyor. Küba’da nüfusun hızla yaşlanması da (2050 yılında Küba’nın dünyanın yaşlı nüfusuna sahip ülkeleri arasında dokuzuncu sıraya yükselmesi bekleniyor), Alzheimer hastalığını Küba için öncelikli sağlık sorunu haline getiriyor.
Sınıfın Sağlığı okurları daha önceki yazılarımızdan Küba’da ilaç ve sağlık teknolojilerinin “toplumun gereksinimlerine” hitap ettiğini anımsayacaklar. Küba’nın sosyalist biyoteknoloji sektörü, kapitalist ülkelerdeki kar odaklı biyoteknoloji şirketlerinden farklı olarak “pazar kaygıları” gütmediğinden, insanlığın yakıcı sağlık sorunlarına merhem olabiliyor. Oysa kar amaçlı kapitalist şirketler, yalnızca kar gördükleri alanlara yatırım yapıyor ve bu nedenle insanlığın birçok sorunu çözümsüzlüğe mahkum oluyor.
Eskiden kapitalist ülkelerde üniversiteler göreli olarak “özerk” kurumlardı ve bu yapı içinde toplum yararına çalışmalar yürütmek mümkündü. 1970’li yıllarda başlayan neoliberal saldırının zaferinden sonra üniversiteler “tamamen” sermayenin güdümüne girdi. Bu nedenle günümüzde kapitalist ülkelerin üniversitelerinden de toplum yararına bir şey çıkması nerdeyse olanaksız.
Bu durum en azından biyoteknoloji sektöründe kapitalist üretim ilişkilerinin üretici güçlerin gelişimi önünde bir engel veya ayakbağı haline geldiğinin en somut kanıtıdır. Kapitalist üretim bu alanda üretici güçleri geliştiremiyor, insanların gereksinim duyduğu bilimi ve teknolojiyi üretemiyor.
Bilimde ve teknolojide insanlığın yararına gelişmelere Küba’nın öncülük etmeye başlaması tesadüf değil. Dünya üzerinde üniversitelerini sermayenin kucağına atmayan, bilim insanlarının sermayenin maaşlı memurlarına dönüşmediği tek ülke Küba.
Küba sağlık otoriteleri Alzheimer hastalığının ilerlemesini durdurmak ve hastaların yaşam kalitesini iyileştirmek amacıyla geliştirdiği NeuroEpo adlı ilacın “insan deneylerinin” başladığını duyurdu.
NeuroEpo, Küba’nın Moleküler İmmünoloji Merkezi’nde geliştirildi. Yüzde yüz Küba ürünü olan ilacın deneylerde gözlenen nöroprotektif etkileri (sinir hücreleri üzerine koruyucu etki), Alzheimer tedavisi için umut veriyor.
NeuroEpo hastalığın erken dönemlerinde teşhis edilen hastalarda denenecek. İlaç faydalı olursa, hastalarda Alzheimer hastalığının ilerlemesinin durması bekleniyor.
Akif Akalın