Anneden bebeğe AIDS virüsü geçişini önleyen ilk ülke olan Küba’nın sağlık alanında attığı adımlar, sosyalizmin halk sağlığına katkılarının önemli örneklerinden birini oluşturuyor.
30 Ocak 2015 tarihinde Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) anneden bebeğe AIDS virüsü geçişini önleyen ilk ülke olarak Küba’ya sertifika verdi. Kanada, ABD gibi ülkelerin de bu yönde çabaları var.
Virüs geçişini önlemenin kriteri, virüsle enfekte doğan bebek oranının 100 binde 50’nin ve anneden bebeğe virüs geçme oranının da yılda %2’nin altına indirilmesi.
Küba’nın bu başarısı uyguladığı bir koruyucu sağlık programına bağlı: Küba’daki bütün gebelere AIDS testi yapılıyor. AIDS virüsünü taşıdığı saptanan gebelere antiviral tedavi başlanıyor ve doğumun sezaryenle gerçekleşmesi sağlanıyor.
Antiviral tedavi anneden bebeğine AIDS virüsü geçiş oranını %45’den %1’e indiriyor. Dolayısıyla bu program AIDS virüsü taşıyan kadınları çocuk sahibi olmak konusunda da cesaretlendiriyor.
Küba’nın son derece başarılı aile hekimliği sistemi ve toplum temelli hizmet veren 451 sağlık merkezi programın merkezinde yer alıyor.
Küba’nın AIDS virüsüne karşı kendi geliştirmiş olduğu ilaçlar bu mücadeledeki en büyük avantajlarından. Küba ilgili ilaçları 2001 yılında üretmeyi başarmıştı. Şu anda AIDS’e karşı kendisinin üretmiş bulunduğu beş tane antiviral ilaç mevcut. Tüm ilaçlar bedava olarak hastalara veriliyor.
Küba AIDS ile ilgili kan testlerini DSÖ tarafından akredite edilmiş laboratuarlarında gerçekleştiriyor. Anneden bebeğe virüs geçişinin durdurulduğuna ilişkin belge 17 kişilik bir DSÖ ekibinin Küba’da yaptığı değerlendirmeler sonrasında verildi.
Bugün bütün Amerika kıtasında en düşük AIDS virüsüyle enfeksiyon hızı Küba’da: 15-49 yaş erişkin grupta binde 2-3.
İlker Belek
Kaynak
Towards a HIV-free generation in Cuba, Bull World Health Organ 2016 (94): 866-867.