Küba’nın “Havari”si, bağımsızlık mücadelesinin büyük önderi José Martí doğumunun 168. yılında anıldı. Martí’nin doğum gününde Türkiyeli Küba dostları, #KübaHayatKurtarır etiketiyle başlattıkları kampanyayı tamamlayarak Nobel makamlarına ilettiler.
28 Ocak 1853’te dünyaya gelen Martí, doğumunun 168. yıldönümünde anılıyor. Küba’da her yıl geleneksel ve kalabalık “meşaleli yürüyüş” ile yapılan anmalar, bu yıl pandemi nedeniyle ağırlıklı olarak sanal ortamda yer alıyor. Küba’da birçok çevrimiçi sergi, konser, edebiyat etkinliği ve panellerle öğretisi ve eserleri anılacak olan Marti için aynı zamanda sosyal medyada sembolik bir bir “meşaleli yürüyüş” de yapıldı. Kübalılar #AntorchasMartianas #IdealesDeLuz #JuvenilMartiano (Martí’nin Meşaleleri, Işığın İdealleri, Martí’nin Gençliği) etiketleri altında buluştu.
İSTANBUL VE ANKARA’DA ANMA TÖRENLERİ
Türkiye’de de Martí adına iki anma töreni gerçekleştirildi. Pandemi nedeniyle sınırlı bir katılımla gerçekleştirilen buluşmaların ilki dün İstanbul Esenyurt’ta Havana Park’ta yapıldı. Küba Büyükelçisi Luis Alberto Amorós Núñez, Esenyurt Belediye Başkanı Kemal Deniz Bozkurt ve José Martí Küba Dostluk Derneği temsilcilerininin katılımıyla yapılan anma töreninde Elçi Núñez iki noktayı vurguladı: “José Martí’nin ve Atatürk’ün ülkelerinin bağımsızlığı için mücadele eden ve halkına öncülük etmiş kişiler oldukları asla unutulmamalı, bu miras yaşatılmalı” diyen Küba Elçisi, ayrıca salgın sürecine de değindi. Küba’nın dünyanın tümüyle dayanışma göstermek için çalıştığını ve hatta bunu Amerika’nın ablukayı şiddetlendirdiği koşullara rağmen yerine getirdiğini ve getirmeye devam edeceğini ifade etti. Ardından sözü alan Esenyurt Belediye Başkanı Bozkurt, Küba ve Türkiye arasındaki dostluğun uzun ömürlü olduğunu, Küba’nın salgında örnek bir ülke olduğunu ifade etti. Parkta bulunan Atatürk ve José Martí heykellerine çelenk yerleştirmenin ardından anma sona erdi.
Küba’nın emperyalizm karşıtı mücadelesine öncü ve ilham olmuş büyük kahramanı adına yapılan ikinci anma ise bugün Ankara’daydı. Çankaya Hoşdere’de bulunan José Martí Parkı’nda Küba Elçiliği temsilcilerinin, diğer Latin Amerika ülkelerini temsilen diplomatların, Dışişleri Bakanlığı ve Çankaya Belediyesi’nin yetkililerin ve José Martí Küba Dostluk Derneği temsilcilerinin katılımıyla düzenlenen anma töreni de salgın nedeniyle önceki yıllara göre daha sade ve kısa bir etkinlik olarak gerçekleştirildi.
Etkinlikte yaptığı konuşmada Elçi Núñez sözlerine “Gelin birlikte Martí’nin yaşamının özel bir kesitine odaklanalım ve bu kesiti, pandemi koşullarının yarattığı küresel konjonktür çerçevesinde ele alalım”, diyerek başladı.
“AND DAĞLARININ GÜMÜŞ DAMARLARI GİBİ SAFLARIMIZI SIKLAŞTIRACAĞIZ”
“Latin Amerika tarihinin bu saygın ismi, günümüzden tam 130 yıl önce yani 1891 yılının Ocak ayında Bizim Amerikamız başlıklı makalesini yayımlamıştı. Bu tarih, 1889’da Washington’da ilk kez toplanan Uluslararası Amerikan Devletleri Konferansı’ndan kısa süre sonrasında denk düşüyordu. Söz konusu konferans Amerika Birleşik Devletleri’nin Latin Amerika coğrafyası üzerinde egemenlik kurmaya yönelik hamlesine ivme kazandıran bir gelişmeydi. Martí’nin bu kritik süreçte kaleme aldığı Bizim Amerikamız makalesi, üzerinden bir asırdan fazla vakit geçmesine karşın güncelliğini halen korumakta.
Bu makale her şeyden önce, Latin Amerikalı ulusların vatanlarını savunma konusunda birlik içinde hareket etmelerinin önemine işaret ediyordu. Zihnimize kazınan bir cümlesi şöyledir: ‘Zaman bir araya gelme ve bir arada yürüme zamanıdır; And Dağlarının derinliklerindeki gümüş damarları gibi saflarımızı sıklaştıracak ve omuz omuza yürüyeceğiz.’”
KÜBALI SAĞLIKÇILAR MARTÍ’NİN “VATAN İNSANLIKTIR” ANLAYIŞIYLA ÇALIŞIYOR
Elçi konuşmasının devamında “İçinden geçtiğimiz şu zorlu Covid-19 günlerinde, Latin Amerika ulusları olarak bu makaleden çıkaracak çok dersimiz var”, diyerek ABD’nin Küba’yı hedef alan soykırım niteliğindeki ablukayı daha da sıkılaştırmak amacıyla 200’den fazla yeni yaptırımı yürürlüğe koyduğunu hatırlattı. “Bununla yetinmeyerek ABD bir de ‘Terörü Destekleyen Ülkeler’ adlı düzmece listeye Küba’yı dahil etti. Asgari seviyede vicdana sahip olan kimse, bu suçlamaların haksız, ikiyüzlü ve politik olduğunu görmezden gelemez. Yine içinden geçtiğimiz bu süreçte binlerce Kübalı sağlıkçı, aralarında birçok Latin Amerika ülkesinin de bulunduğu 40’tan fazla ülkede pandemiye karşı mücadelede işbirliği sunarken, Martí’nin mirası olan “vatan insanlıktır” anlayışının güzel bir örneğini sergilemişlerdir.
Kimsenin şüphesi olmasın ki biz Kübalılar dayanışmadan yana, Latin Amerika’nın birliğinden yana olmaya devam edeceğiz ve bağımsızlığımızı savunmaktan asla vazgeçmeyeceğiz; Martí’nin bizlere öğrettiği gibi…”
MARTÍ’YE ARMAĞAN: #KÜBAHAYATKURTARIR KAMPANYASI NOBEL BAŞVURUSU İLE TAMAMLANDI
José Martí Küba Dostluk Derneği’nin Fidel ve yoldaşlarının Küba Devrimi’yle taçlanacak olan mücadelenin fitilini ateşledikleri 26 Temmuz’un yıldönümünde başlattığı #KübaHayatKurtarır kampanyası da, Martí’nin doğum gününde tamamlandı.
Binlerce imzaya ulaşan ve Kübalı sağlıkçılara 2021 yılı Nobel Barış Ödülü’nün verilmesini talep eden kampanyanın son aşamasında, Nobel makamlarına resmi başvurunun yapılması bulunuyordu. Dernek temsilcileri bugün Ankara’dan Norveç’te bulunan Nobel Komite Başkanlığı’na başvuruyu posta yoluyla ilettiler.
Halen 27 ülkede COVID-19’a karşı mücadele etmekte olan ve 2005’teki kuruluşundan bu yana 80 bin hayatın kurtarılmasını sağlayan Henry Reeve Sağlık Tugayları tarafından verilen muazzam emeğin Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterilmesi için birçok ülkede Küba dostları dayanışma kampanyaları düzenledi. Kampanyanın Türkiye ayağına José Martí Küba Dostluk Derneği öncülük etti.