Örgütlü bir toplumda seçimler… KÜBA
Sömürünün, sermaye sınıfının egemenliğinin olmadığı, karşıt çıkarlara bölünmemiş bir toplumda demokrasi nasıl işler? Böyle bir toplumda sömürülen sınıfın, yani işçi sınıfının tercihlerinin siyasi sistemin işleyişinde etkili olduğu yanılsamasını yaratan, ama aslında her biri sömürünün devamına hizmet eden bin bir çeşit partiye ihtiyaç yoktur. Böyle bir toplumda bireyler dayanışma içinde, kafa kafaya vererek toplumun ortak çıkarları için mücadele etme, toplumun ortak iradesini temsil eden tek bir partide güçlerini birleştirme ayrıcalığına sahip olur. Böyle bir toplumda emekçiler siyasetin dışına itilmez; tam tersine, ülkenin refahı, bağımsızlığı, onuru, mutluluğu için her bir bireyin katkısı teşvik edilir; siyaset emekçilerin en dönüştürücü, dönüştürücü olduğu ölçüde coşkunluk verici silahı olur.
Peki, tek bir partinin bulunduğu sosyalist toplumlarda seçimler var mıdır? Varsa nasıl işler? Küba’ya bakalım…
Önce örgütlülük
Küba’da demokrasi dendiğinde ilk akla gelen seçimler olmaz. Bu söylenen seçimlerin önemsiz olduğu anlamına gelmez elbette. Seçimler önemlidir ve büyük ciddiyetle gerçekleştirilir; ancak Küba’da demokrasi, seçimlere gelinmeden çok önce başka bir düzlemde, toplumsal örgütlülük düzleminde güvence altına alınmıştır. Öyle ki, Küba’da seçimler, tabana yayılmış muazzam bir örgütlülüğün nihai kertesidir.
Seçimleri kitle örgütleri organize eder
Küba’da da hemen her ülkede olduğu gibi yerel ve genel seçimler uygulanır. Birinci basamakta yer alan ilçe belediye meclislerinin seçilmesi doğrudan Devrimi Savunma Komiteleri adı verilen kitle örgütleri tarafından gerçekleştirilir. Mahalle düzeyinde örgütlenen ve Küba’daki yetişkin nüfusun ezici çoğunluğunu kapsayan Devrimi Savunma Komiteleri tüm adaya yayılmıştır. Birkaç Devrimi Savunma Komitesi yaklaşık 500 kişiyi bir araya getirecek şekilde birleşir ve bir seçim bölgesini oluşturur. Bu seçim bölgelerinde yurttaşlar seçim toplantılarında bir araya gelir ve temsilcilerini belirler. Adayların en az beş yıldır o seçim bölgesinde oturma zorunluluğu vardır. Ölçek itibariyle herkesin birbirini tanıdığı, adayların dürüstlük ve yetkinlik bakımından yeterliliklerinin kolaylık ve açıklıkla değerlendirilebildiği bu doğrudan seçimlerde belirlenen temsilciler ilçe meclislerini oluşturur.
İl meclislerinin ve ulusal meclisin seçim süreçlerinde ise adaylık sürecini seçim komisyonları yürütür. Seçim komisyonları Devrimi Savunma Komiteleri’nin, Küba Kadın Federasyonu’nun, Küba Üniversite Öğrencileri Federasyonu’nun, Küba Lise Öğrencileri Federasyonu’nun ve Ulusal Küçük Çiftçiler Birliği’nin temsilcilerinden oluşur ve bu komisyonlara Küba Merkez İşçi Sendikası’nın temsilcisi başkanlık eder. Yani seçim sürecinin yürütücüsü yine kitle örgütleridir.
Parti seçimlerin neresinde?
Ülkenin tek partisi olan Küba Komünist Partisi (KKP), Küba devrimine katılmış siyasi hareketlerin 1965 yılında kendilerini feshederek bir araya gelmesiyle kurulmuştur. Küba’da tek parti demek, ülkedeki ilerici siyasi birikimin tamamının devrime sahip çıkma düşüncesi etrafında birleşmesi demektir. KKP halkın bütünü tarafından meşru ve tarihsel öncü olarak kabul edilir.
Partinin görevi halka siyasi ve ideolojik açıdan önderlik etmektir. KKP seçimlerde aday gösteremez, ortaya çıkan adaylar arasında tercih belirtemez. Parti üyeleri ancak sıradan bir yurttaş olarak, parti kimliklerine dayalı herhangi bir ayrıcalık görmeksizin aday gösterilebilirler.
Yerellikle güçlü bağlar
İl meclisi ve ulusal meclis için adayların yüzde ellisi belediye meclislerinde görev yapmakta olan vekiller arasından, meclislerin genel kurullarınca belirlenir. Böylece her yerelliğin üst meclislerde etkin şekilde temsil edilmesi, üst meclislerin en ücra yerelliklerle bile bağının kopmaması güvence altına alınır. Geri kalan yüzde elliyi oluşturacak adaylar ise kitle örgütü temsilcileri arasından seçilir; böylece başta işçiler, çiftçiler, kadınlar, öğrenciler olmak üzere toplumun farklı kesimlerinin meclislerde örgütlü şekilde temsil edilmesi sağlanır.
Çoğunluğun onaylaması şart
Küba’daki seçimlerde işin kolayına kaçılmaz; en çok oyu aldı diye yüzde 30’larda, 40’larda kalan adaylar vekil olamaz. Her aşamada adaylar tek tek oylanır ve hiçbir aday toplam geçerli oyun yüzde 50’sinden en az bir fazlasını almadan seçilemez. Aday bu oyu alamıyorsa yerine başka aday önerilir. Küba’da, başka ülkelerde olduğu gibi herhangi bir adayın azınlık oyuyla değil devlet başkanı seçilmesi, belediye meclisine girmesi bile mümkün değildir.
Siyaset para karşılığında yapılmaz
Öte yandan, vekiller hiçbir düzeyde maaş almaz; halihazırda hangi mesleği icra ediyorsa onun maaşını almaya devam eder. Küba’da vekillik ayrıcalıklı bir meslek değil, toplumsal sorumluluktur. Vekiller seçmenlerine her altı ayda bir hesap vermekle yükümlüdür. Sunulan altı aylık raporlar neticesinde herhangi bir vekilin başarısız olduğu kanaatine varılırsa vekil bir sonraki seçim dönemi beklenmeden görevden alınır.
Meclis her şeyin üstünde
Küba’da en yüksek iktidar organı Ulusal Meclis’tir. Bakanlar kurulu meclisin üzerinde değildir; meclis, bakanlar kurulu üyelerini görevden alma ve kurulun anayasaya aykırı olabilecek her türlü karar veya kararnamesini iptal etme yetkisine sahiptir. Bakanlar kurulunun tüm oturumlarına Küba Merkez İşçi Sendikası’nın genel sekreterinin de katılma hakkı bulunur. Devlet Başkanı da meclis tarafından çoğunluk oyuyla seçilir ve gerekli görüldüğünde meclis tarafından görevden alınır. Devlet Başkanı’nın tek başına karar alma yetkisi yoktur; tüm kararlar Devlet Konseyi ile birlikte kolektif olarak alınır.
Emekçiye güven, demokrasiye güven
Emekçilerin örgütlü gücüne dayanan Küba demokrasisi büyük bir özgüvenin de taşıyıcısıdır. Bugün 10 bin kişinin imza toplamasıyla anayasa değişikliği önergesi sunulabilir. Bu bir ülkede anayasa değişikliği için sağlanabilecek en cömert olanaklardan biridir; çünkü Küba’da siyasi sistemin korkacak şeyi yoktur. Emekçilerin sosyalizme sahip çıkacağını bilir. Nitekim Küba toplumu dilekçe yoluyla anayasa değişikliğinde bulunma hakkını en son 2002 yılında ABD’nin provokasyonları karşısında anayasaya sosyalizmin geri döndürülemez olduğu ve kapitalizme asla geri dönülmeyeceği hükmünü eklemek için kullanmış, bunun için seçmenlerin hemen tamamını oluşturan 8,5 milyon Kübalı imza vermiştir.
Küba Ulusal Meclisi ile ilgili bazı güncel bilgiler
Vekillerin yüzde 90’ı devrimden sonra doğmuştur.
Vekillerin yaş ortalaması 49’dur.
Vekillerin yüzde 56’sı ilk kez bu görevi üstlenmiştir.
Vekillerin yüzde 40’ı siyah veya melezdir.
Vekillerin yüzde 53’ü kadınlardan oluşmaktadır.
Mart 2022
José Martí Küba Dostluk Derneği